Header Ads

Yeni Çıktı
recent

Tasarımlarınızı Müşterilerinize Beğendirmenin 5 Yolu

Müşteri Memnuniyeti
 Değerli blog takipçilerim ve henüz takibe başlamamış olan değerli okuyucular, birçok yayınımda çeşitli tasarımları yorumluyor ve sizlere ışık tutmaya çalışıyorum. Bu sefer daha çok beğeneceğinizi düşündüğüm yeni bir makaleyi sizlere sunmanın heyecanı içerisindeyim.
 Tasarımlarınızı müşterilerinize beğendirmenin en pratik 5 yolunu sizlerle paylaşacağım. Ne tasarladığınızın bu noktada hiç bir önemi yok, çünkü tasarımın konuştuğu dil evrenseldir. İster moda tasarımcısı, ister endüstriyel tasarımcı, ister mobilya tasarımcısı veya grafik tasarımcı olun, bu püf noktalar hepinizin işine yarayacaktır...

Tasarımın özünde insan algısı ile oynamak vardır
   İnsanlar, herhangi bir ürünü beğenirken, göz birçok sinyali beyne yollar beyin ise o zamana kadar öğrendiği bütün kültürel, sosyal, görsel, işitsel ve psikolojik unsurları bir elek gibi kullanarak gözün algıladığı bütün ürünleri süzgeçten geçirir, bu aşamada beyin, tam manası ile bir kıyaslamaya yönelir, birçok ürün içerisinden belki 1, en iyi ihtimalle 2 ürünü beğenir, bazende hiç beğenemez.
Peki göz algıladığı birçok görsel malzemeyi beyne gönderdiğinde beyin neye dayanarak kıyaslama yapar ve seçer? İşte tam bu noktada karşıdaki insanın algısı ile oynama vakti gelmiş demektir.
  Gözün ilk bakışta algıladığı düzen simetrik düzendir, birbirine girmiş kaotik ve asimetrik düzenler ilk bakışta gözü rahatsız eder. Bu nedenle tasarımlarınız da gerek duymadıkça asimetrik formlar yerine daha simetrik formları tercih edin.

Tasarımınız farklı ürünler ile kombin edilebilir olsun
  Göz bir ürüne bakarken yalnızca o ürünü görmez, ürünün arkasında, yanında ve çevresinde ne varsa hepsini algılar, bu nedenle tasarladığınız ürünü müşterinize sunarken, en az tasarımınız kadar onu kucaklayan ve sunan arka fon renklerini ve etrafındaki tamamlayıcı objeleri iyi seçmelisiniz. Beyaz bir tasarımı siyah bir fonda sunmak veya çok sade bir forma ve dokuya sahip olan tasarımınızı onunla tamamen zıtlık yaratacak dokulu ve renkli bir fonda sunmak gibi.
  Tüm bunların yanı sıra hayata geçmiş olan tasarımlarda bizim gibi sosyal varlıklardır ve tekil olarak güzel durdukları kadar yanındaki, üzerindeki, sağındaki, solundaki tamamlayıcı ürünlerle de yan yana geldiğinde uyumlu durması lazım.(Tabi ki bu uyum belli bir görsel kompozisyon dahilinde yapılmalı, hiçbir ürün Dünya'daki bütün tamamlayıcı ürünler ile birebir uyum sağlayamaz.Yazımın başında da belirtmiş olduğum gibi bunun ne tasarımı olduğu hiç fark etmez; henüz kağıt üzerindeki bir logo tasarımı da olabilir, üretimden yeni çıkmış tek kişilik bir berjer koltukta olabilir veya kişiye özel tasarladığınız bir kıyafet...)

Müşterilerinizin zevklerini hiçe saymayın
  Hiç kimse kendi görüşlerine değer vermeyen ve saygı duymayan bir tasarımcıya para kazandırmak istemez, müşteriniz ile ilk görüşmenizde kendisine, fikirlerinin ne kadar değerli olduğunu ve bunlardan kısmen faydalanmak istediğinizi açık açık söyleyin, bu karşıdaki insana kendini güvende ve özel hissettirecektir, unutmayın ''Ne kadar değer verirseniz o kadar değer görürsünüz''.

Onlara reddedilmesi çok zor bir sunum yapın
  Kimse işine yaramayacak, işlevselliği olmayan ve kendisine artı değer katmayacak bir ürünü satın almak istemez. Bu noktada iş biraz da sizin dilinize kalmış. Ürünü olduğundan daha fazla gösterin, böylece ürünü satın alacak kişiyi yüceltmiş olursunuz. Bu da ürününüzü vazgeçilmez kılar.
  Yanlış anlaşılmasın işlevselliği olmayan bir ürünü göklere çıkartın, abartın, müşterilerinize yalanlar söyleyin demiyorum, sadece ona bir ruh ve bir senaryo katın, nasıl mı?
 Müşteriniz tasarladığınız bir logoya bakarken, ona mağazasının girişinde nasıl duracağını ve mağazaya giren insanlarda ilk olarak nasıl bir algı yaratacağını anlatın, o logonun nasıl bir kullanıcı kitlesine hitap ettiğini ve bu müşteri kitlesini direkt olarak mağazaya çekebileceğini ve görünüşte ufacık bir logonun mağazaya nasıl bir kimlik kazandıracağını anlatın.
  Unutmayın ruhu olmayan tasarımlar, reddedilmeye mahkumdur.

Tasarladınız, beğendirdiniz ve sattınız! Buraya kadar mı? Hiç Sanmıyorum!
  Tüm bu yazılanları uyguladınız ve birçoğunuzun müşterileri her şeyden çok memnun kaldı, işiniz bunlarla sınırlı değil! Tasarımınızın tam anlamıyla başarıya ulaşmış olabilmesi için ''Satış Sonrası Memnuniyet'' dediğimiz olayı yapabilmeniz gerekir. Şöyle düşünün; Çok güzel bir sandalye tasarladınız ve müşteriniz bunu büyük bir sevinçle iş yerine koydu, fakat gelen müşteriler sandalyeye oturduktan sonra sanki altlarında arı varmış gibi bir o yana bir bu yana kıvranmaya başladı, 10 dakika sonra kalktılar veya altlarına minder istediler... Aman Allah'ım!
  Bunun üzerine müşteriniz size ulaştı ve şikayetini bildirdi, tamda bu noktada paramı aldım işim bitti derseniz emin olun sizden ayıla bayıla satın aldığı o tasarımı kaldırıp tek seferde atar ve size de lanetler yağdırır belki de küfreder. Fakat diğer bir ihtimalle müşterinizin sıkıntısını giderecek veya hafifletecek herhangi bir çözüm öneriniz, müşterinizin sizden kesinlikle vazgeçmemesini ve bundan sonraki yapacağı tüm işlerde tekrar size dönüş yapmasını sağlayacaktır.
  Unutmayın insanlar memnuniyetini 2 kişiyle paylaşır ama memnuniyetsizliğini 12 kişi ile. Kötü reklamınız olsun ve adınız kötü tasarımcıya çıksın istemezsiniz değil mi?

10 yorum:

  1. Çok güzel bir yazı olmuş. Tasarımlarımda Hepsini dikkate alacağım ellerine sağlık :)

    YanıtlaSil
  2. Rica ederim, ne demek:) Teşekkürler:)

    YanıtlaSil
  3. oğuzhan oruç30 Ekim 2014 08:43

    gerçekten güzel paylaşım dilinize sağlık mehmet bey

    YanıtlaSil
  4. Harika olmus. Hepsini bir bir uygulayacagim!:)

    YanıtlaSil
  5. hocam arka fon nedir? allaşkına arka fon ne demek bana bunu açıklayın..

    YanıtlaSil
  6. Teşekkür ederim Dilhan beğenmene sevindim:)

    YanıtlaSil
  7. İsmini vermemiş olan arkadaşımızın sorusuna şu şekilde cevap vereyim;
    Duvarda aslı duran bir tablonun fonu, asılı olduğu duvardır veya kağıda çizilmiş olan bir objenin fonu arka planında oluşturulan kompozisyon yada renktir, bir mağazada sergilenmekte olan bir bir kıyafetin fonu arkasında duran vitrindir...vs vs... Benim aklıma gelen örnekler bunlar, umarım açıklayıcı olabilmişimdir. Bunun dışında sizin aklınıza gelen farkı şeyleri lütfen paylaşın bizde daha iyi bilgilenmiş oluruz.

    YanıtlaSil
  8. Mehmet Bey çok bilgilendirici oldu.Teşekkürler

    YanıtlaSil
  9. Fon tek başına arka tarafı ifade eder,arka fon diyerek arka-arka demiş olmak doğru bir kullanım olmadığından anonim arkadaş buna takılmış sanırım.
    Emeğinize sağlık,güzel bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  10. Evet bende bunu demek istediğini daha sonra anladım ama üslup karşılıklı diyaloglarda önemli bir unsur. Beğenmenize çok sevindim teşekkür ederim.

    YanıtlaSil

Blogger tarafından desteklenmektedir.